''Ah etsem kime dokunur ziyanım,
Beyhude gelir bana bu isyanım.''
İlk günleriydi...
Yeni gelin edasıyla, işveli ve de cilveli açılırdı her daim.
Geceden bozma sabahlarda, güneşin alaca karanlığa karışması çok değilken başlardı mesaisi.
Fotr şapkalı asil eller okşardı ilk onu. Bilirdi, kapıdan ilk çıkan efendinin en son döneceğini.
Gün öğlene dönmek üzereyken usul usul göğsüne vururdu bir çift pamuk el.
Bir kahve içimlik zaman yolcusuydu komşular.
Uğurlama merasimi dakikalarca kapı önünü muhabbetlerine dönsede, kulak kabartmazdı mahalle ağzı söylentilere.
Acele acele yumruklanırdı heyecanını bastıramayan haylazlar tarafından...
Kimi yetişilmesi mümkün olmayan bir hızla kaçar, kimi elinde meşin top, azıcık dikelirdi.
Temiz, pak çıkan çocukların, kirli dönüşlerini beklerdi.
Bazen olurdu ya gecenin bir yarısı! Yarı korku yarı ölüm acısı...
Yardım için vurulurdu göğsü çaresiz eller tarafından, bir çare bulmak umuduyla.
Meraklı bekleyişlere gebe kalırdı saatler. Haberi gelirdi evsahibesinden önce, derin uykuya dalan gözlerin veya dünyaya merhaba diyen bir bebeğin.
Yorulurdu yorulmasına lakin, şikayeti yoktu halinden...
Kolay mıydı aslında bir öte bir beri gidip gelmek!...
Mevsimin sonbahara döndüğü günlerdeydi, hiç unutmaz...
Sık sık vurulur olmuştu göğsüne beyaz entarili, siyah çantalı adam tarafından.
Hızlı adımlarla girdiği yapıdan, çıkardı düşüncelere dalaraktan...
Karanlığa ve yağmura eşlik ediyordu Saba makamında ki ezan... İçerden gelmekteydi, binbir feryada karışmış isyan...
İlk defa göğsüne dokunmadan çıkan bu adam, ruhunu almış, bedenini bırakıp gidiyordu.
Onun akabindeydi Hoca Efendi'nin dört kolluyla gelişi, mübarek elleriyle kapıyı ardına kadar itişi...
Çok sürmedi, bu kalabalık, bu hengame, bu çaresiz isyan...
Normaldi...kimbilir kaç kişi göçerdi bu dünyadan...
Mevsim kışa döndü, parke taşlı sokağı kar kapladı.
Yolların ıssızlığına eşlik etti bacalardan tüten is kokuları...
Dört tekerli makinenin kulağı tırmalayan kornası yankılandı sonra.
İçerden derin derin iç çekişlerin ardından, kilitleme sesleri duyuldu.
Yorgun adımlar, son kez dokundu kapının yorgun göğsüne...
Geri geri mızmızlanarak açıldı;''Gitmeeee'' dercesine.
Yaşlı gözler son bir bakış için aralandı, akabinde kapı hoyratça kapandı.
newbahar
Güne şiirle başlamalı. Duygularımızın da sığınacak bir limanı olmalı. Tebrik ederiz. Yüreğinize sağılk...
YanıtlaSilSevgili Newbahar'cığım harika bir anlatım.Ne diyeceğimi bilemiyorum.Kaplar,hayat ...bir film şeridi gibi geçti gözümün önünden.Ellerine sağlık,çok duygulandım.Sevgilerimle.
YanıtlaSilEfendim, saygılarımla, Merhabalar; "Kapanır Kapılar" konulu bu güzel duygu, özlem, hasret ve hicran yüklü anlatınızı büyük bir keyif alarak zevkle okudum. Bu anlatıyı yazan ve bizimle paylaşan kaleme, emeğe, yüreğe ve gönüle sağlık ve sıhhatler dilerim. Selam ve saygılarımı sunarım.
YanıtlaSilGörüşmek dileğim ile (Kapalıkapılar Nasıllar? Lütfen selam söyleyin. Çünkü blogcu yine göçük!)
Efendim, Merhabalar; Blogger 'de makinayı çok kasıyor, onun dışında pek kusur göremiyorum. Biraz evvel yazdığım yorumu gönderebilmek için ne canbazlıklar yaptım. Selamlar
YanıtlaSilAnlatım tarzın öyle yumuşak ve öyle hoş ki seni her okuduğumda iyi ki seni tanımışım diyorum çünkü çok büyük bir haz alıyorum satırlarının arasında yolculuk yaparken. Harikaydı Newbaharım hem de çoook...
YanıtlaSilEksik olmasın kalemin senden, sen de bizden...
Not: Hikaye yarışması sonucundan haber var mı merak ettim. Sevgilerimle canım...
bu şiirini ilk okuduğum günlerde daha seni tam olarak tanımıyordum.. Yani bu denli güzel dizelerin, tanımadığım .. ummadığım bir kalemden dökülebileceğine inanmamıştım.. O nedenle belkide ısrarla sayfanın müdavimi oldum.. ve gördüm ki, senin derya gibi dünyana açılan kapılar eskimeyecek sevgili newbahar.. Yürekli kızsın sen ve ben seni çok seviyorum..
YanıtlaSilYalnız allah rızası için şu müziği hemen değiştir!!
Bu, seni ilk tanıdığım yazı. İlk buna yorum yapmış ve sonrasında sürekli okumuştum.
YanıtlaSilHatırladım ve gülümsedim...
Selamlar...
Her zaman derim bunu ama seni anlatmak gerçekten zor,her şeyi becerebilmek'te,tad veriyorsun sisli dağların perisi.
YanıtlaSilKüçük kartalıma söyle üzülmesin,hepinize kucak dolusu sevgiler.
Bir eski kapı önünde kaç sahne canlandı gözümde...
YanıtlaSilBunu yaptıran da senin anlatımındaki güzellik..
Sevgiler newbahar.
Ne kadar güzel.
YanıtlaSil"Gitmeee" en çok bir kapıya yakışırmış. Taa içimde hissettim.
cok duygusal bir anlatım çok etkilendim..sevgilerimle...
YanıtlaSilBir bulut olsam, çisil çisil indirsem yükümü, ya da bir tufan olsam; yine de anlatamam bu derinliği...Çok iyi geldi yine, yeniden...
YanıtlaSil