Hiç unutmam...
Papatyaların yeni tazelendiği,
Bademlerin pembe pembe açtığı bir Nisan ayıydı.
Çocuktum,
Düşmenin bile beni gülümsettiği.
Yanımda ki babamdı,
Ellerinde ki kitabın adı bile mevsime uygundu
''Dallar, meyvaya durdu''
Elden düşme bir bisikletti pedalına ayaklarımı koyduğum,
Yalpalaya yalpalaya gidemeyen ben, çocuktum!
Düşüyordum, dar geliyordu kaldırımlar
Babam tutmuştu, yarı kırık seleden,
İtiyordu arkamdan, hayata itiyordu.
Düşsende önemli değil diyordu, bıyık altı dudakları
Düşe düşe öğreneceksin hayatı.
Çocuktum...
Kırlangıçların nefesi vardı ceviz ağacının dallarında
Altında yedi kiremit oynadığım arkadaşlar.
Lastik kokan topumuz vardı, attıkça dallara değen
Tuttukça deli divane sevinen çocuklar.
Kedimiz vardı, nerden geldiğini bilmediğim,
Adını By Dropsi koymuştuk,
Bu ismi de nerden bulmuştuk!
Her halde o günlerde izlenilen dizilerden.
Çocuktum...
Bir güneşe değiyordu gözlerim, bir babama,
Geniş omuzları, uzunca boyu vardı babamın
Güç alıyordum, elimde ki uzunca bir daldan
Bir de babamdan.
Sonra!...
Vakti geniş, vakti uzun sandığım Nisan kışa döndü,
Babamın omuzları çöktü, benim boyum büyüdü.
Babamın saçlarına ne olmuştu?, bana da aklar dolmuştu.
Büyüktüm!...
Kırmızı bir bisikletin selesinden tutmaktaydı ellerim,
Oğlumun pedallarda ki ayaklarındaydı gözlerim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Merhaba Newbahar, Babanız bisikletinizin selesinden bir yandan sizi hayata iterken, bir yandan da : "düşe kalka öğreneceksin" diyordu. O sırasını savdı. Şimdi de siz aynı şeyleri oğlunuz için yapıyorsunuz değil mi? İşte böyledir hayat tekerrür eden tarih gibidir.
YanıtlaSilÇok güzel bir anlatıydı, kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Selam ve saygılarımla
Aynenz katılıyoruz. Devam lütfen yazmaya.
YanıtlaSilMasal tadında acımsı bir gerçeği hem duygu yüklü hem de dozu yerinde böyle şiir gibi anlatmak, kaleminin gücünü gösteriyor sevgili newbahar.
YanıtlaSilNeyin farkındayım biliyor musun, bu kadar yazmayı sevdiğin halde yazmış olmak için yazmadığının.. ne güzel!
İşte hayat... İşte kısır döngü... Senin çocuğun da torununun bisikletini itecek...
YanıtlaSilVe hayat hep devam edecek. Belki hayat sahnesinden çekilenler olacak. Ama hayat devam edecek...
Selamlar...
Azıcık burnum sızlamış olabilir amma,
YanıtlaSilyüzümdeki hüzünlü tebessümün yaramazlık yapası var.
Çok ama...çok güzeldi. Hüzünlendirirken mutlandıran türden.
Hayat böyle birşey işte. Tarih tekerrürden ibarettir derler ya. Bugün sen de aynı babanın sana davrandığı gibi davranıyorsun oğluna. O da aynı şeyi kendi çocuklarına yapacak bir gün. Bizler iyice yaşlanacağız, onlar büyüyecek vs. Hayatta üstlendiğimiz roller çabucak değişiyor. Çocukken anne olduk, sonra da nine olacağız... Bu arada, kendi babam aklıma geldi. "Düşersin" diye çok istediğim halde bisiklet almamıştı bana. Senin babanın tutumu daha doğru. Ben babamın izinden gitmiyorum bu konuda. Kızımı teşvik ediyorum hep. Yani benim için tarih tekerrür etmedi:) Sevgiler.
YanıtlaSilDüşe kalka öğrenmek hayatı, öğrenebildiğin başarabildiğin kadar pedal çevirerek.
YanıtlaSilVe öğretmek öğrendiklerini.
Hayatın devamı,döngüsü bu.
Bu yazdıkların hepimizin yaşadığı türden öykünün şiir gibi mükemmel anlatımı.
Sevgiler..
Aile bir çocuğun hayatındaki en değerli hazinedir. Sen hazineni hala anılarında canlı tutuyorsun ve bir gün gelecek evladında aynı şekilde anılarında yad edecek acı, tatlı herşeyi...
YanıtlaSilÇok güzel bir anlatımdı canım...
Dilerim hayatın güneş kadar sıcak ve umut dolu olsun.
Sevgiler Newbahar...
Ne de güzel newbaharcım ya
YanıtlaSilcümlelerin yine dokunuyor okuyanlarına
emeğine sağlık
sevgilerle...